FARANJİT NEDİR FARANJİT BELİRTİLERİ VE FARANJİT TEDAVİSİ

Faranjit Nedir,Faranjit belirtileri,Faranjit Tedavisi:

Boğazda, küçük dil arkasında, bademciklerin olduğu bölgenin (farenks) iltihaplanması. Faranjiti oluşturan nedenlerin başında virüsler ve bakteriler gelir. Çocuklarda faranjitlerin yüzde 95’i virüslerdir. Erişkinlerde ise yüzde 3-5 oranında bakterilerdir. Bu tür mikroplarla oluşan faranjitlere akut faranjit denir.



Burnun mekanik olarak tıkanıklığı, kemik eğrilikleri ve burundaki etlerin büyük olması, alkol, sigara, alerji, beslenme bozuklukları, iklim değişiklikleri özellikle üst solunum yollarının diğer hastalıkları gibi faktörler faranjitin gelişmesini kolaylaştırır. Hastalık, vücutta lokal ve genel belirtiler gösterir. Lokal belirtiler; boğazda ağrı, yanma, batma hissi, öksürük, yutma zorluğu ve boğazın o bölümünde şişlik ve kızarıklık ile kendini belli eder. Bunlar lokal belirtilerdir.

Genel belirtiler; ateş yükselmesi, boyundaki lenf bezlerinin şişmesi, iştahsızlık, hâlsizlik, yorgunluk gibi belirtilerdir. Hastalığın tedavisi mutlak surette istirahat, kalorisi yüksek gıdalar, ayrıca ilaç, vitamin ve nefes açıcı ilaçlarla olur. Eğer akut faranjit tam tedavi edilmez ve kolaylaştırıcı faktörler hâlen devam ediyorsa hastalık kronikleşebilir. Ayrıca kronikleşmede şu etkenler de sayılabilir: Ailevî yatkınlık, dolaşım sistemi hastalıkları, böbrek hastalıkları, sindirim sistemi hastalıkları, endokrin hastalıklar ve gayrisıhhî ortamlarda çalışma hastalığın kronikleşmesine yardımcı etkenlerdir. Bir başka neden de farenkse komşu organların kronik hastalıklarıdır. Kronik faranjitin şekillerini hekim saptar.

Bunlar şöyle sıralanabilir: Basit tipte kronik faranjit, daha çok gençlerde görülür. Muayenede farenks mukozasında kırmızılık ve üzerinde ufak tipte kabarcıklar hâlinde lenf bezleri görülür. Yine bu bölgede kurumuş ifrazat vardır ve hasta bunu çıkarmak için gıcık şeklinde öksürmek ister. Hypertrofik şeklinde lenfler biraz daha büyümüştür. Dolayısıyla farenks mukozası kalınlaşmıştır ve hasta, genzinde tutkal gibi yapışık ifrazat olduğunu söyler. Lateral faranjitte ise farenksin yan duvarlarında, yani bademciklerin arka tarafında yukarıdan aşağıya inen şerit şeklinde kalınlaşmış mukoza ve lenf bantları görülür.

Hasta, sabah kalktığı zaman boğazında ağrı ve sanki yabancı cisim varmış gibi bir durumun olduğunu hisseder. Atrofik faranjit de farenks mukozası incelmiş, pembe görünümünü kaybetmiş, soluk bir durumdadır. Hastanın boğazında kuruluk ve sertlik hissi, yapışkan kabukların bulunması, nefesinin kokması şikâyet konusudur. Mukozanın görünümü cilalı gibidir. Kronik faranjit ve faranjitlerin tedavisi; akut faranjitlerin doğru tedavi edilmesi, ilaçların doğru alınması ve tam istirahattir. Eksik tedavi, hastalığı uzatır. Hastanın ailevî yatkınlığı varsa, kronikleştiyse, mevcut hastalığı kolaylaştırıcı faktörlerin ortadan kaldırılması gerekir. En önemlisi, burunda solunumu engelleyen bir kemik eğriliği veya et varsa düzeltilmesi gerekir. Büyük kentlerdeki hava kirliliği de faranjit nedenidir.



Farenjit Belirtileri

- Boğazda ağrı, yanma, kuruluk hissi, kaşınma,
- Yutkunurken zorlanma.
- Öksürük,
- Ateş, ses kısılması,
- Halsizlik, yorgunluk,
- Burnun akması,
- Toz ve yiyeceklere karşı hassasiyet gelişiyor,


Kimilerinde Farenjit uzun süreden beri vardır ve çok fazla rahatsız edici şikayetler gözlenmez. Bu durumda farenjit hastalığı kronikleşmiştir. Müzmin farenjit denilen durum ortaya çıkar. Farenjit Hastalığın çok şiddetli olduğu ve yeni yeni görüldüğü durum ise akut farenjit adını alır. Farenjit hastalığınız olup olmadığını öğrenmek için uzman bir hekime danışmalısınız.


Akut Farenjit :

Hastanın şikayetleri daha belirgindir. Boğaz ağrısı, yutkunma zorluğu, boğazda kuruluk,yanma veya kaşınma hissi, ateş, öksürük gibi şikayetler olur. Boyunda beze, burun tıkanıklığı, burun akıntısı, baş ağrısı, halsizlik, kırgınlık, ses kısıklığı gibi şikayetlerde görülebilir. Akut farenjit herkesde görülebilir

Kronik Farenjit :

Kronik farenjit te ateş, halsizlik ve kırgınlık gibi şikayetler belirgin olarak görülmez. Boğaz ile ilgili şikayetler daha hafiftir ama bu şikayetle hiç kaybolmaz ve yahut sık sık ortaya çıkar. Boğazda kuruluk hissi, gıcık, yanma, kuruluk, yabancı cisim hissi, takılma, hafif yutkunma zorluğu gibi şikayetler olur.

Gıcık öksürüğü şeklinde bir öksürükte eşlik edebilir. Hastalar boğazını temizleyerek rahatlayacakları hissine kapılırlar ve sürekli temizleme hareketi yaparlar. Ancak bu çoğu zaman boğazı daha fazla tahriş etmeye neden olur.

farenjit hastalığın bazı belirtileri girtlak kanseri hastalığı belirtileri ile benzerlik göstermektedir. Örnegin ;Ses kısıklığı, boğazda takılma ve Kulak ağrısı Girtlak Kanseri hastalığınında da görülebilir, Bu sebebden uzun süren problemlerinizde örnegin uzun süreli ses kısıklığında (üşütmeden oluşan ses kısıklığı birkaç günde geçer ) mutlaka konusun da uzman bir hekime danışılmalıdır. Erken teşis için bu cok önemli




Farenjit ' den Korunma Yolları

Farenjit ' den korunmak için sigarayı bırakmak gerekir. Boğazı tahriş eden aşırı sıcak ve soğuk yiyeceklerden kaçınılmalıdır. Boğazı temizlemek de tahriş edici olduğu için yapmamak gerekir. Tozlu ve kirli ortamlardan, kapalı yerlerden uzak durmak gerekir. Elleri sık yıkamak ise enfeksiyonu önlemeye yardımcıdır. Eğer alerjiniz varsa buna neden olan şeylerden korunmalısınız. Mide asidinin boğaza kaçtığı reflü gibi bir sorununuz varsa çay, kahve, alkol, kola gibi içecekleri azaltmak.

Düzgün bir yaşam, düzenli yapılan spor ve vitaminsiz kalmamak farenjit ' den korunmayı sağlayan durumlardır.





Nasıl Farenjit Oluruz?

Boğazın arka kısmı mikroplara, toza, ısıya karşı hassastır. Hem akut farenjit hem de kronik farenjit ' in nedenleri birbirine benzese de arada küçük farklar bulunur.

Kronik farenjit ' te virüsler rol oynamasına rağmen genellikle bogazı tahriş edici bir faktör vardır. Sigara ve alkol kullanımı, kuru hava, aşırı sıcak ya da soğuk yiyecekler ve asitli içecekler sebep olabilir. Bir de burun tıkandığında farenjitin olması iyice kolaylaşır.

Akut farenjit te ise sebep genelde virüs ya da bakteridir. Yine tahriş edici nedenler de farenjit ' in oluşmasında rol oynar. Mevsimler, farenjit oluşumunda etkendir. Kapalı ortamlarda görülme sıklığı fazladır.


Reflü Farenjit ilişkisi

Reflü hastaların bazılarında asidin yemek borusunda neden olduğu hasar sebebiyle midede veya göğüs kafesi arkasında yanmalar oluşabilir. Ancak, farengolarengeal reflüsü olan hastaların çoğunda bu şikayetler görülmez. Sebebi; tahrişe neden olan asidin yemek borusunda çok uzun süre kalmamasıdır. Bu asitin daha hassas olan gırtlak ve bogaza kadar geldiginde bu bölgeler kolaylıkla tarhiş olduğunda mide ve yemek borusu şikayetleri olmadan ses ve yemek borusu ile ilgili şikayetler ortaya cıkmaktadır. , Sık sık farenjit veya larenjit sorunu olan kişilerin önemli bir kısmında reflü hastalığına da görülmüştür.





Farenjit Tedavisi


Farenjit için Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar;

- Uykusuz kalmamak , yorgun düşülmemeli.

- Yatmadan ağız gargarasıyla temizlik yapmak dişleri fırcalayarak agızda bakteri oluşturacak yemek artıklarını siş aralıklarından temizlemek.

- Gece uyuduğunuz odada kalorifer varsa, odayı mutlaka nemlendirin, kalorifer peteğine su askısı takın, odanın nemli durmasını sağlayın.

- Sigara ve alkol almamak , Koyu çay ve kahveden ve asitli içecekler den kaçınmak.

- Tozlu yerlerde ve kirli havada bulunmamak

- Aşırı sıcak ve soğuk gıda almamak , Bol Baharatlı, acı yemeklerden ve Kabuklu bogazı tarhiş edici yiyeceklerden kacınmak

- Üşümemeye çalışmak

- Bol, bol sıvı alın, terli iken korunmaya dikkat edin.

- Alerjiye neden olan faktörlerden uzak kalmak , hangi maddeye karşı alerjiniz olduğunuzu mutlaka öğrenin, alerjinin arttığı dönemlerde, faranjitin azması muhtemel, bu nedenle alerjinizi kontrol altında tutun.

- Vitamin gereksinimlerini karşılamak , özellikle c vitamin.

- Ağız yoluyla değil burundan nefes almak, cünkü agız direk olarak ortam daki tozu ve bakterileri bogaza göndermekte, burun ise toz ları süzer ve soludugumuz havayı nemlendirerek cigerlerimize göndermekte.

- Boğazı temizlemeye çalışmamak


Farenjit insanda bir anda oluşmuyor belli süreç içerinsinde oluşmaktadır, tedaviside uzun süreli geçmektedir hastalık kendisini 45-50 günde tekrarlayabilir.


Farenjit tedavisine başlanırken ilk önce hastanın "boğaz Kültürü" alınıyor , bu kültür sayesinde hastalığın mikrobik olup olmadığı belirlenir.


Akut Farenjit ' in Tedavisi:

Akut farenjit te sıcak sifalı çay içilmesi iyi gelir. Akut farenjite virüslerin neden olduğu düşünüldüğünde antibiyotik verilmesi gerekli değildir. Ancak sıklıkla virüslerin yaptığı iltihaba bakterilerde eklendiğinden antibiyotikler hastalığın iyileşme süresini kısaltmaktadırlar. Antibiyotik olarak penisilin türevleri, sefalosporin veya makrolidler kullanılabilir. Antibiyotiklerin yanısıra, ağrı kesici-ateş düşürücü ilaçlar, alerji düşünülen hastalarda antihistaminikler, burun açıcı spreyler, öksürük kesiciler ve ağız gargaraları (tuzlusu ile gargara olabilir) kullanılabilir.

Kronik Farenjit ' in Tedavisi:

Kronik farenjit için tedavi uzun sürer.Tedavide niçin kronik farenjit olunduğu araştırılır.Kronik farenjit e sebep olan etkenlerden uzak durulmalıdır. Farenjit adaçayı, okaliptüs, aItırı, hatmi, mirra ve papatya çayı içilmesi azda olsa rahatlatıcı özeliklere sahiptir. Kronik farenjitin tedavisi oldukça zordur. Hastanın bazı durumlara dikkat etmesi gerekmektedir. Ancak yine de kronik farenjit çoğu zaman tam olarak ortadan kaldırılamaz. Tedaviyi belirlemek için kronik farenjiti ortaya çıkaran başka bir faktör olup olmadığına bakılmalıdır. Eğer bulunursa önce onun tedavisi gerekir.

ÇIPLAK VÜCUT SERGİSİ

New York'lu fotoğraf sanatçısı Vanessa Beecroft, Almanya'nın Frankfurt şehrindeki kent müzesinde gerçekleşen modern sanat sergisi tartışmalar yarattı.

"Modada Gereksinim. 90'lı Yıllarda Moda ve Fotoğrafçılık" adlı sergide çoğu çırılçıplak olan 20kadın sabit duruyor ve boşluğa bakıyor.

Başta Bild olmak üzere birçok gazete, "Bu sanat mı?" diyerek sergiyi eleştirdi. Sergi, muhafazakar kesimle birlikte feministleri de kızdırdı.

1969'da İtalya'da doğan ve şu anda New York'ta yaşayan Vanessa Beecroft, eserlerini genellikle garaj, bahçe, salon gibi geniş mekanlarda sergiliyor ve performanslarında çıplak kadınları kullanmayı tercih ediyor.

Bu sergi olay yarattı-1


Bu sergi olay yarattı-2


Bu sergi olay yarattı-3



Bu sergi olay yarattı-4




Bu sergi olay yarattı-12



Bu sergi olay yarattı-13


Bu sergi olay yarattı-5

BLACK LİGHT SHOW MUHTEŞEM BİR GÖSTERİ

Black Light adı verilen dans ve show grubunun bir gece kulubunde gerçekleştirdiği muteşem işık showunu bi izleyin bence gerçekten muhteşem .







EN HIZLI ESTETİK YAPTIRMA HIZLI SONUÇ HIZLI GÜZELLİK

Geç kalmadınız! Hızlı sonuç veren estetikler


En yakın arkadaşınız 10 yaş genç ve 10 kilo daha az görünmesine rağmen, estetik yaptırmadığına yemin ediyorsa ona inanabilirsiniz. Çünkü estetik kategorisine sokulması zor yeni operasyonların işlem süreleri kısa, etkileri güçlü. İyileşme dönemleri ise zahmetsiz. Tam da, bu yazı çok daha formda ve genç karşılamak isteyenlerin ihtiyaç duyduğu gibi...
Bilenler bilir; estetik operasyonlarının dönemi kış mevsimidir. Yağlar bu dönemde alınır, burunlar bu dönemde düzeltilir, ciltler güneşin kendisini bulutlar arkasına gizlediği dönemde gerilir. Bu durumun da temel iki nedeni vardır; ilki estetik operasyonların kısa dönemde yarattığı morluk ve şişlikleri kapalı giysiler arkasına saklayabilmek, ikincisi de güneşin yapılan izleri lekeye dönüştürmesini önlemek. Ama şimdi tüm bu anlattıklarımız geçmişte kalabilir. Çünkü yeni teknolojilerle uygulanan estetik operasyonların iyileşme dönemleri de oldukça kısa. Şimdi, yazı hayallerindeki vücut ve yüzle karşılamak isteyenlerin “Peki bunlar hangileri?” diye sorduğunu duyabiliyoruz. O zaman hemen Superplast Estetik Cerrahi Merkezi’nden Estetik - Plastik ve Rekontrüktif Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Hüseyin Güner ve Op. Dr. Hasan Fındık’ın katkılarıyla hazırladığımız haberimize geçelim...

VÜCUTTA...
LİPOLİZLE İNCE AYAK BİLEKLERİ
Nedir? Bacak güzelliğinin önemli bir sırrı da ince, zarif ayak bilekleri. Ancak bazı kadınlar ne kadar kilo verirlerse versinler, ayak bileklerini inceltemiyor bu bölgedeki yağlardan kurtulamıyorlar. İşte bu işlem de, bu bölgedeki yağların alınıp, ayak bileklerinin incelmesine olanak tanımak üzere geliştirilmiş.
Nasıl uygulanıyor? Öncelikle yapılacak işlem planlanıyor. Ve inceltilecek bölge işaretleniyor. Sonra özel solüsyonlarla yağ dokusu hücrelerinin eritilmesi sağlanıyor. Erimiş hücreler basınç uygulayan bir cihazla bölgeden uzaklaştırılıyor ve vücut tarafından atılması sağlanıyor.
Ne kadar sürüyor? 45 dakika -1 saati geçmiyor.
İyileşme dönemi nasıl? Operasyondan hemen sonra günlük hayatınıza devam edebiliyorsunuz. Uzmanlar, operasyondan sonraki 15 gün içinde hareketsiz bir şekilde ayakta durmamanızı öneriyor ama yürüyüşün faydalı olduğu görüşünde birleşiyor. Bilekler ince görünümüne yaklaşık 15 – 20 gün içinde kavuşuyor.
Fiyatı: 1.500 - 3.000 TL arasında değişiyor.

LATİN KALÇASI İÇİN POPO ASMA
Nedir? Yöntem düz, basık ve düşük görünen kalçaların toplanıp yukarı kaldırılması esasına dayanıyor. Daha önce uygulanan silikon takviyesi ve yağ enjeksiyonuna göre daha başarılı sonuçlar veren bir operasyon olarak kabul ediliyor.
Nasıl uygulanıyor? İnce kanüllerle iz bırakmayacak şekilde bölgeye giriliyor ve yeni geliştirilen çok dayanıklı iplerle, yumuşak dokular sert dokulara tutturuluyor.
Ne kadar sürüyor? 2-4 saat arasında değişiyor.
İyileşme dönemi nasıl? Hastanın bir gün boyunca yatması gerekiyor. Ancak 2-3 gün sonrasında günlük hayatına devam edebiliyor. Sonuç hemen alınabiliyor.
Fiyatı: 4.500 - 5.000 TL arasında değişiyor.

Geç kalmadınız! Hızlı sonuç veren estetikler

DİZ ESTETİĞİ
Nedir? Diz bölgesi estetiği; fazla yağların alınması ve gerekiyorsa çökük olan yerlere nakledilmesi olarak tanımlanıyor.
Nasıl uygulanıyor? Öncelikle liposuctionla fazla yağlar alınıyor. Ardından bunlar özel bir işlemden geçirilerek nakil için uygun hale getiriliyor. Ve enjeksiyonla çökük yerlere naklediliyor.
Ne kadar sürüyor? Her iki bacak için en fazla bir saat sürüyor.
İyileşme dönemi nasıl? Operasyon sonrasında hastanede kalmak gerekmiyor. Hemen evinize gitmeniz mümkün. İlk bir, iki gün dinlenme öneriliyor. Şişlikler bir hafta içinde kayboluyor.
Fiyatı: 1.800 - 3.000 TL arasında değişiyor.



BÖLGESEL İNCELMEDE; SLIMLIPO
Nedir? USA’da FDA onayı almış olan Slimlipo Lazer Teknolojisi, prensip olarak liposuctiona benziyor. Ancak bandajlama ve iyileşme süresi daha kısa. Bu yöntem, çok büyük çaplı olmayan bölgesel fazlalıklar için ideal.
Nasıl uygulanıyor? Bu teknolojideki lazer tamamen yağ hücrelerine duyarlı... İşlem yapılacak bölge belirlendikten sonra, bölgeye lokal anestezi uygulanıyor ve yağlara özel bir solüsyon veriliyor. Amaç sadece yağların yönteme uygun hale gelmesini ve sıvılaşmasını sağlamak. Ardından Slimlipo’nun “sadece yağ hücrelerine duyarlı” lazer ayarlamaları yapıldıktan sonra, son derece ince bir kanülle, yaklaşık birkaç milimlik kesikten içeri giriliyor. Lazer o bölgedeki yağları eritiyor. Yağlar özel bir şırınga ile yine aynı kesiklerden alınıyor. Slimlipo aynı zamanda cildi geren ayrı bir lazer başlığına sahip. Cilt bu lazer ile geriliyor.
Ne kadar sürüyor? İşlem yaklaşık 1 saat sürüyor.
İyileşme dönemi nasıl? Operasyon sonrasında işlem uygulanan bölgeye bir bandaj uygulaması yapılıyor. Bu bandaj yaklaşık dört - beş gün kalıyor. Kişilerin ağrı eşikleri farklı olsa da çoğu hasta geceyi normal bir ağrı kesici alarak geçirebiliyor. Kişiler yöntem uygulandıktan bir - iki gün sonra normal sosyal hayatına devam edebiliyor.
Fiyatı: 3.500 - 5.000 TL arasında değişiyor.
Geç kalmadınız! Hızlı sonuç veren estetikler

YÜZDE...
İPLERLE GÖZ ASMA (STAR EYES)
Nedir? Gözlerin hafif çekik olması yüze hem hoş hem de daha genç bir görünüm kazandırabiliyor. Bu işlem de bu amaçla gözlerin hafifçe yana- yukarı doğru çekilmesi esasına dayanıyor. İşlem herkese uygulanabiliyor ancak özellikle gözleri yapısal olarak aşağı doğru olan kişilerde oldukça memnuniyet verici sonuçlar alınmasını sağlıyor.
Nasıl uygulanıyor? Kirpiklerin uç kısmından girilerek gözler kulaklara doğru hafifçe çekiliyor ve burada sabitleniyor. Böylece hafif çekiklikte, oldukça doğal ve hoş görünen gözler yaratılabiliyor.
Ne kadar sürüyor? Yaklaşık 30 – 45 dakika içinde tüm işlem bitmiş oluyor.
İyileşme dönemi nasıl? Bu işlemden sonra hemen sonuç alınıyor ve hastaların çok büyük bir bölümünde morarma, şişme görülmüyor. Bu nedenle bir iyileşme döneminden bahsetmek mümkün değil. Operasyondan hemen sonra günlük hayatınıza devam edebiliyorsunuz.
Fiyatı: 1.500 - 2.000 TL arasında değişiyor.

FINELIFTING İLE YÜZ GERME
Nedir? Finelifting (Facial Improvement by New Fillers and Lights) sisteminde 11 farklı lazer ışığı kullanılıyor ve uzman bu lazerler içinde hastanın cilt yapısına en uygun olanları seçerek özel bir kombinasyon oluşturuyor. Böylece daha başarılı sonuçlar alınması sağlanabiliyor. Bu ışıklar yüze uygulanıyor ve cildin kolajen üretimi harekete geçiriliyor. Böylece cilt daha genç ve gergin bir hal alıyor.
Nasıl uygulanıyor? Herhangi bir kesi ya da dikiş içermeyen bu yöntemde hastaya uygun lazer ışıkları seçildikten sonra özel bir başlıkla bunlar cilde tatbik ediliyor. Hastanın göz çevresi, ağız kenarı için farklı dalga boyları uygulanabiliyor. İşlem sırasında hasta herhangi bir ağrı sızı hissetmediği için anesteziye de geek olmuyor. İstenilen sonucu elde etmek için 2-4 seans arası uygulama yeterli gelebiliyor.
Ne kadar sürüyor? Seanslar yaklaşık yarım saat..
İyileşme dönemi nasıl? Hasta işlem sonrasında yüzünde bir sıcaklık ve pembelik hissedebiliyor. Ancak bunun ötesinde bir belirti görülmüyor. Bu nedenle hasta günlük hayatına hemen dönebiliyor. Gerekiyorsa doktorun verdiği koruyucu ürünler kullanılıyor. İşlemin tam etkilerinin görülmesi ise cildin kendisini yenilemesiyle beraber yaklaşık bir ay içinde oluyor.
Fiyatı: Seans fiyatları 1.000 - 2.000 USD arasında değişiyor.

SLIMLIPO İLE GIDI ALMA
Nedir? Gıdı bölgesi birçok kişinin en çok rahatsız olduğu bölgelerden bir tanesi... Ne kadar kilo verilirse verilsin, boyun, boyun altı ve gıdı bölgesindeki yağlar istenilen şekilde yok olmuyor ve kişinin gıdısı ise olduğundan daha kilolu bir görüntü yaratıyor. Bu bölge için şimdiye kadar estetik cerrahi birçok yöntem denenmiş bunlar tam olarak istenilen sonuçları vermemiş. Uzmanlara göre Slimlipo burada da oldukça etkili sonuçlar veren bir yöntem.
Nasıl uygulanıyor? Gıdı ve gerekiyorsa biraz yukarı, yanaklara doğru olan bölgeye lokal anestezi uygulanıyor. Ardından yağlara özel bir solüsyon veriliyor. Amaç sadece yağların yönteme uygun hali gelmesi ve biraz daha sıvılaşmasını sağlamak. Daha sonra Slimlipo’nun “sadece yağ hücrelerine duyarlı” lazer ayarlamaları yapıldıktan sonra, son derece ince bir kanülle, yaklaşık birkaç milimlik kesikten içeri giriliyor. Özel bir şırınga ile yine aynı kesiklerden alınıyor. Kanüllerin girdiği, kulak arkasında bulunan küçük kesiklere birer dikiş atılıyor ve dikişler bir süre sonra kendi kendine yok oluyorlar ve izleri asla belli olmuyor.
Ne kadar sürüyor? Yarım - bir saat arası bir zamanı kapsıyor.
İyileşme dönemi nasıl? Bölgeye hafif bir bandaj uygulaması yapılıyor ve bu bandaj bir-iki gün kalıyor. Bandaj çıktıktan sonra şişlikler hızlı bir şekilde iniyor ve böylelikle yüz kemiği son derece net hale geliyor. Hasta hem daha zayıf hem de daha genç görünmeye başlıyor.
Fiyatı: 3.500 - 5.000 TL arasında değişiyor.
Yeni geliştirilen estetik operasyonlarda, yüze en az düzeyde müdahale ediliyor; bu sayede işlemlerden daha doğal sonuçlar alınabiliyor.





DEVE KUŞU SENDROMU NEDİR


ERKEKLER NEDEN ERKEN ÖLÜYOR?

Sorunun cevabı devekuşu sendromunda saklıdır. Aslında böyle bir sendrom mevcut bile değil ve deyim oldukça yeni.

Yeni ama Amerika'da gittikçe daha sık kullanılıyor. Sendromun bir adı daha var: John Wayne Sendromu. Onu son zamanların uydurma ama gerçeklik payı olan sendromlarından biri gibi de düşünebilirsiniz. Metroseksüel veya überseksüel erkeklerin bu sendroma yakalanma ihtimali daha yüksek. Sendrom neredeyse erkeklere özeldir. İşte devekuşu sendromunun öyküsü.

DEVE KUŞU SENDROMUNA YAKALANMAYIN

Erkeklerin daha yapılı ve güçlü olmalarına rağmen neden kadınlardan daha kısa yaşadıklarının cevabı bu sendromda gizlidir. Erkekler bütün milletlerde, tüm coğrafyalarda daha genç yaşta ölmekte, daha sık hastalanıp, daha zor iyileşmektedir. Bu durumu açıklamak için pek çok neden var ama sorun aslında biraz biyolojik biraz da erkek tipi davranışsal ve sosyal özelliklerle ilişkilidir.

Erkekler kas ve kemik açısından güçlü görünseler de, poligam, über veya hiper olduklarını iddia etseler de ne yazık ki ciddi bazı biyolojik kusurlara sahipler. Kadınların iki X kromozomu varken, erkeklerde sadece bir tane X kromozomu mevcut. Yaşamı kısaltıcı kalp hastalıklarına ve belki de bazı kanserlere yakalanmayı kolaylaştırıcı etkisi olduğu ileri sürülen testosteron hormonu erkeklerde kadınlardan (doğal olarak) çok daha yüksek. Ayrıca erkeklerin iyi kolesterol (HDL) seviyeleri kadınlara oranla bir hayli düşük. Erkekler karın çevresinden yağlanmaya, glikoz tolerans bozukluğu ve hipertansiyona yakalanmaya kadınlara oranla daha eğilimliler. Sözün kısası erkekler zaten yapısal olarak damar hastalıklarına yani kalp krizi ve felç gibi sorunlara daha açıklar. Yani birazcık imalat kusurları var!

ERKEK DOĞMAK DAHA RİSKLİ

Erkeklerin riskleri bununla da bitmiyor. İş stresleri daha yüksek, sosyal iletişimleri ise bir hayli bozuk. Arkadaş ve aileden destek alma konusunda oldukça beceriksizler. Duygularında samimi olduklarını, arkadaşlıklarını köklü tuttuklarını söylemek de zor. Kadınlara oranla daha kolay endişelenen, korkan ama daha zor sevinen, zor inanan ve hoşgören, az bağışlayan bir ruhsal organizasyonları var. Ayrıca kadınlardan daha agresifler. Şiddet ve hiddet skorları daha yüksek. Gereksiz riskleri kolayca alabiliyorlar. Sigara ve alkol kullanımı, araçlarda kemer bağlamamak, kondom kullanmamak gibi risk azaltıcı önlemleri pek önemsemiyorlar. Doktorlara hasta olunca bile pek gitmiyorlar. Düzenli tetkik yaptırma alışkanlıkları da kadınlara oranla bir hayli düşük.

DAHASI VAR

Erkeklerin sorunları bunlarla da bitmiyor. Erkekler gereksiz yere risk alma dışında kişisel bakımlarında da oldukça ciddi sorunlar yaşıyor. Bu sorun özellikle orta yaşlarda daha da belirginleşiyor. Kısacası, uzmanlar erkeklerin bu tavırlarını başını kuma gömmüş deve kuşlarına benzetiyor ve bu durumu deve kuşu sendromu diye adlandırıyor. Maço tavırları nedeniyle uslanmaz sigara tüketicisi John Wayne bu sendromun en önemli örneği. Belki de bu nedenle sendromun ikinci bir adı daha var : John Wayne Sendromu.

ERKEKLERE 10 EMİR

Dr. Harvey Simon erkeklere bu sendromdan korunmak için bir yol haritası hazırlamış ve 10 kuralı mutlaka uygulamalarını istemiş. Devekuşu sendromuna yakalanmak istemeyen bir erkekseniz bu öğütleri tutmanızda yarar var.

1. Tütün ürünlerinden uzak durun.
2. Alkol kullanmayın ya da iyice azaltın.
3. Düzenli egzersiz yapın.
4. Doğru beslenin.
5. Stresinizi iyi yönetin.
6. Vücut yağ oranınızı azaltın.
7. Emniyet kemeri takmayı unutmayın.
8. Radyasyon ve ultraviyole kaynaklarından, kimyasal ve çevresel zararlardan uzak durun.
9. Cinsel yolla bulaşan hastalıklardan korunun.
10. Vücudunuzu dinlemeyi öğrenin. Herhangi bir işaret alırsanız, hemen doktorunuzla görüşün.

ANDROPOZ

Türk toplumu menopozlu kadınlara gösterdiği ilgiyi şimdiye kadar erkeklerden esirgemiştir! Kadınların menopoz dönemi sorunlarını araştıran, çözüm yolları arayan menopoz dernekleri var. Erkeklerin dernek kurmak bir tarafa bu konuda sesleri bile çıkmıyor.

Yaşlanma sürecinin doğal bir parçası olan andropoz aslında birçok erkeği hiç etkilemiyor. Çoğu erkek böyle bir dönemin farkında bile değil. Kas gücündeki azalmayı, karnındaki yağlanmayı, dikkatindeki dağılmayı, uyku sorunları veya kas-kemik ağrılarını başka sebeplere bağlıyor. Bazı erkekler de yaşadığı cinsel sorunları ya normal kabul edip boyun eğiyor ya da saklama telaşına giriyor. Bunun nedeni biraz da sürecin özelliği ile ilgili. Erkekler kadınlarda olduğu gibi tam bir hormonal kesilme yaşamıyor. Erkeklerde yavaş ilerleyen ve yaşlandıkça belirginleşen bir testosteron hormonu kaybı söz konusu. Bu yavaş ama ilerleyici kayıp çoğu kez bir sorun çıkmadan geçiştiriliyor. Erkeklerde de, kaybedilen testosteronun yerine konması mümkün. Bu durum "hormon yerine koyma tedavisi" olarak biliniyor. Hormon eksikliğini gidermede ağız veya cilt yoluyla kullanılan güvenli tablet ve kremler var.

Hormon yerine koyma tedavisi her erkek için gerekli mi sorusunu ürologlar "hayır" diye yanıtlıyor. Prostat kanseri şüphesi olanlarda, prostat büyümesi nedeniyle idrar boşaltmada ciddi sorunlar yaşayanlarda, psikiyatrik problemleri bulunanlarda, karaciğer yetmezliği gibi organ yetersizliği belirlenenlerde testosteron ile yerine koyma tedavisini zararlı buluyorlar. Uzmanlar testosteronu gerekli durumlarda mutlaka kullanıyor.

CİNSELLİK SONSUZA DEK MÜMKÜNDÜR

Bir kez daha hatırlatalım: Cinsellik sağlıklı yaşayan, doğru beslenen, düzenli aktivitesi olan, sigara ve alkol kullanmayan, stres yönetiminde başarılı erkeklerde 80'li yaşlarda bile sorun olmuyor. Bunlar andropoz sorunlarını neredeyse hiç yaşamıyor. Massachusetts Andropoz Araştırmaları'nda bazı fiziksel düşüşler nedeniyle cinsel tatminin yaşlılıkla birlikte azaldığı düşüncesinin yanlış olduğu anlaşılmıştır. İnsanlar yaşlandıkça daha az cinsel ilişkiye girdiklerinden bir algı yanılgısı ortaya çıkıyor. Bu araştırmanın sonuçlarına göre tam tersine, cinsel tatminin kalitesi yaşla birlikte bir miktar artıyor bile. Çünkü yaş cinsellik konusunda bilgi, deneyim ve tecrübe kazanılmasını sağlıyor.

Yaşının getirdiği değişiklikleri kabul eden, hayatı gerektiği gibi yaşayan, değerlendiren erkeklerde andropoz dönemi cinsel güçte ciddi bir azalmaya neden olmuyor. Erkeklik cinsellikle başlamadığı gibi cinsellikle de bitmiyor. Andropozu lütfen bir iktidar savaşı olarak görmeyin.

ANDROPOZ REÇETENİZ

- Kilo fazlalığı sorununuz varsa en kısa zamanda çözmeye çalışın.
- Bir egzersiz programı oluşturun. İşe her gün 30-35 dakikalık sıkı bir yürüyüşle başlayın.
- Protein tüketiminizi kontrol edin. Yeteri kadar protein almıyorsanız, eksiğinizi giderin. Özellikle kırmızı veya beyaz et gibi hayvansal proteinleri yeteri kadar tüketin. Kırmızı eti haftada 2 kez ve yağsız bölümlerinden tüketmenizde fayda var.
- Dinlenmeye, eğlenmeye zaman ayırın. Tatillerinizi iyi değerlendirin.
- Uyku sorunlarınız varsa, doktorunuzdan yardım isteyin.
- B6, B1 ve E vitaminleri ile çinko desteklerinden istifade edin.
- Yorgunsanız ginseng, ginkgo biloba ve argininden de yararlanabilirsiniz.
- Olumlu, keyifli, eğlenceli biri olmaya gayret edin. Kitap okuyun, sinemaya gidin, briç ve satranç gibi oyunlar oynayın.
- Kullandığınız ilaçları gözden geçirin. Cinsel yaşamı etkileyenleri varsa doktorunuzdan yardım isteyin.
- Testosteron seviyenizi kontrol ettirin.
- Bütün bunlar sorununuzu gidermiyorsa bir uzmandan (üroloji veya endokrinoloji) yardım istemekten çekinmeyin.

UNUTMAYIN

TESTOSTERON AZLIĞININ TEDAVİSİ MÜMKÜN

Testosteron düşüklüğünü "fizyolojik düzeyde kalması koşuluyla" yaşlanmanın doğal bir sonucu olarak kabul etmek gerekiyor. Ama testosteron seviyesinde beklenenden hızlı bir düşme varsa, nedeni mutlaka araştırılmalıdır. Eğer testosteron eksikliği ile ilişkili ciddi yakınmalar da ortaya çıkmışsa, yaşla ilişkili olsa bile testosteron eksikliğinin tedavisi yapılmalıdır. Testosteron eksikliğinin mevcudiyetini gösteren belirtilerden rahatsızlık duyuyorsanız, problemlerinizi çözmede size yardımcı olabilecek bir uzmanla görüşmenizde yarar vardır. Bir üroloji uzmanı -özellikle androloji konusunda deneyimli olanlar- veya endokrinolog sorununuzu çözme ve yönetmede size daha çok yardımcı olacaktır. Uzman, deneyimli bir hekim ve bilinçli bir hastanın işbirliği testosteron eksikliğini ortadan kaldırır.

BİR BİLGİ

CİNSEL GÜÇ KAYBININ BAŞKA SEBEPLERİ DE VAR

Testosteron hormonunun erkeklerde önemli görevleri var. Cinsel fonksiyonların gelişmesi, korunması ve sürdürülmesi, cinselliğin uyarılmasında bu hormon ciddi bir rol üstlenir. Testosteron eksikliğinde cinsel ilişki isteğinin azalması, cinsel aktivitenin baskılanması bundandır. Testosteron seviyesindeki azalma beklenenden daha hızlı ve yoğun olduğunda erkek cinselliğinde ciddi fırtınalar yaşanır. Hemen belirtelim: Cinsel arzuyu ve gücü etkileyen sadece testosteron hormonu değildir. Ruhsal kökenli hastalıklar (depresyon, akut anksiyete…), yaşanan bazı sağlık sorunları, özellikle hormonal problemler (şeker hastalığı, tiroid bezi hastalıkları, hipofiz bezi hastalıkları), damarsal sorunlar ve metabolizma ile ilişkili problemler de cinsel yaşamı olumsuz yönde etkileyebilir. Bazı ilaçların (antidepresanlar, uyku ilaçları, betablokerler, idrar söktürücüler…) ve besin desteklerinin de (pasion flower) cinsel yaşamın tadını kaçırabileceği biliniyor.