37 yaşındaki Amerikalı 'Kitap Cerrahı' Brian Dettmer eski kitapları ve teypleri kullanarak yarattığı eserleriyle tam anlamıyla görsel bir şov yapıyor. Dettmer, sırrını Aktüel'e anlattı..
"Bir sanatçı, bir heykeltıraş,bir eş, bir baba" olarak tanımlıyor kendisini Brian Dettmer. Kendisi bu tabiri sevmiyor ama onun lakabı "kitaplara otopsi yapan adam". Tıpkı bir cerrah gibi kitapları oyuyor, kesiyor, biçiyor, şekillendiriyor ve gördüğünüz gibi bambaşka birer sanat eserine dönüştürüyor. Dünyanın
hemen her yerinde sergileri, şovları var. Son dönemin en ufuk açan işleri onun "bıçağından" çıkıyor.
Peki Dettmer bu işi nasıl beceriyor? Sanatçıya işinin püf noktalarını sorduk.
Brian Dettmer, Columbia College Chicago'da okuduğu yıllarda dil sistemleri ve kodlar üzerine çalışırken keşfetmiş bu yöntemi.
üzerinde çalıştığı bazı kolajlar içinkitapları yırtıp parçalamaya başlamış, sonrasında suçluluk hissetmiş ve neden böyle olduğunu düşünmeye başlamış. Şimdi ise kitaplar onun için bir yol gösterici. "Ben işimde kitaplara bir materyal olarak bakıyor ve bu işe öyle odaklanıyorum"diyor ve ekliyor:
"Bir heykeltıraş bir taş ya da bir tahta parçasına nasıl yaklaşıyorsa ben de kitaplara öyle yaklaşıyorum.Bence bilgiyle sarmalanmış durumdayız ve ben doğa yerine kültürün içinden işler yapmayı daha anlamlı buluyorum. Bilgi,azalmak yerine gün geçtikçe daha da büyüyen az kaynaktan biri çünkü."
İşlerini görenlerin kendisi için otopsi yapıyor ifadesi kullanmasına şaşırmıyor, ama itirazı var: "Bu konuda teşbih yapmak zor sanırım. Ama şöyle söyleyebilirim, bence kitaplar ölmedi ve ben onları öldüğü için materyal olarak kullanmadım; ben onların içindeki esası, tarihi, anlamlarını ve geleceklerini
keşfetmek istedim."
"Geri dönüşüm de amaçlardan biri haline geldi" Brian Dettmer'ın böyle bir işi akıl etmesi için geniş bir hayal gücüne sahip olduğu bir gerçek.
Dettmer, aslında bu fikrin hedeflerinden birinin de geri dönüşüm olabileceğinin altını çiziyor: "Bu tesadüfi bir artı oldu."
BIÇAĞIYLA OKUYAN ADAM
Gündelik hayatınızda nasıl birisiniz, derli toplu musunuz mesela? Eserleriniz üzerinde çalışırken TV izler ya da müzik dinler misiniz?
Evde çok temizimdir. Modern tasarımları ve temiz çizgileri severim ama evimiz sanatla dopdoludur ve tuhaf, garip şeylerin koleksiyonunu yapmaya bayılırız. Eşim ve ben seyahat etmeyi çok severiz. İki yaşında Isabella adında küçük bir kızımız var ve hep birlikte gezmek en büyük zevkimiz. Onu geçen sene Barselona ve Paris'teki sergilerime götürdük. Tabii bunları hatırlamıyor ama bir sürü fotoğraf çektik. Çalışırken asla televizyon izlemem. Ama radyo dinlemeyi, hatta sesli kitapları dinlemeyi çok severim. Bu şekilde kulaklarımla ve bıçağımla okuyabiliyorum...
Ama ben bu işe başladığımda ne yaptığımı kendim de bilmiyordum. Sadece onları kapatıyor, oyuyor, içlerine sert delikler açıyordum. Fiziksel bir girişimi edebi bir girişimle karşı karşıya bırakmak da benim için bu işi keşfetmekle eşdeğer bir süreçti. Ama o zamanlar manzaranın karşısına geçip düşünmeden oymaya devam ediyordum."Dettmer bu işi yaparken, günlerden bir gün ne yapmak istediğini bulmuş. "İşte o benim 'Evreka!' dediğim andı" diyor: "Heyecan verici oldu çünkü kontrol eksikliğim vardı ve bir sonraki şeyin ne olarak ortaya çıkacağını bilemiyordum. Bir bıçakla okuma yapmak gibi bir şeydi." Brian Dettmer'ın eserleri, finalde kitabın içeriğiyle tamamen uyumlu bir bütün. Brian Dettmer bu çalışmaları
yapabilmek için gazete kullanmadığını söylüyor, zira gazeteler tek kullanımlık olduğu için oymak için gereken performansa sahip değil.
En çok eski kitap ve bantlarla olan çalışmalarla eğlendiğini söylüyor: "Kasetler aslında çok hantal ama onlar esasında çok basit birer mekanik ve bunları afişe etmek çok zevkli."
Dettmer, bir eseri yontmaya başlamadan önce her materyalin zorlu olduğunu ama ilk dakikalardaki bilinmezlik sonrasında kendisini akışa bıraktığını ve çıkan sonucun böylece iyi olabildiğini ifade ediyor. "Sonucun nasıl olacağı konusunda hiçbir fikrim olmuyor" Dettmer bu çalışmaları tek başına yapıyor. Bir çırağı ya da asistanı yok. "Peki bu işleri nasıl yaptığınızı basit cümlelerle bize anlatır mısınız?" sorusuna yanıtı da şöyle: "Bir kitap ya da kitap serisi buluyor ve dışındaki formu istediğim hale gelene kadar sicim, kıskaç ya da ağırlıklarla tutturuyorum ve katılaşması için dışına vernik sürüyorum. Sonrasında yüzeyini oymaya başlıyor ve katmanlarını ortaya çıkarıyorum."
Dettmer'ın bu esnada eserin nasıl görüneceği ve neler olacağı konusunda en ufak bir fikri olmuyormuş. Dettmer, tüm işin son parçada bittiğini, o esnada başka bir hareket alanı ya da geriye bir dönüş olamadığını söylüyor: "Herhangi bir şey eklenemiyor çünkü bu iş tamamen eksiltmeyle ilgili. Ve son parçasına kadar kitabın içindekilerden yararlanıyorum."
Brian Dettmer'ın gelecekteki planları yaptıklarının tarihi bir eser kategorisine girmesi. "Kitapların materyal olarak kullanılması konusunda bir sınır yok. Şimdiki hedefim, tıpkı doğal tarih müzelerinde gördüğünüz
yapılar gibi kültürel geçmişimizdeki fonksiyonel objelere ve insan eliyle oluşmuş yapıtlara
odaklanmak. Onların geleceğimizdeki yerlerinin ne olacağını düşünmek heyecan verici." Dettmer eserlerinin heykel, resim, boyama, şiir, edebiyat gibi birçok dalıyla kaynaşmasını düşünmenin de onun için çok keyifli olduğunu söylüyor: "Üstelik bu işin bilim ve mimariyle de ilgisi var." Belki de gelecekte iPad ve e-kitaplar sayesinde basılı kitaplara yalnızca bir sanat malzemesi gözüyle bakacağız, kim bilir? Ama Brian Dettmer geleceğe adını altın harflerle yazdıracak, orası kesin.
"BABA" FİLMİNDEN DOĞAN SANAT ESERİ
"Godfather" (Baba) adındaki eserinizi sahiden de filmin orijinal video kasetinden (VHS)mi yaptınız?
Evet, o eser gerçekten detamamen filmin VHS'sinden yapıldı, plastik dış kabı ve bantın kendisi kullanıldı.Bu iş bir yapı ve ayrı bir branş yarattı ve o teypten çiçekler ve geri kalan yapılabildi. Şekil değiştirme ve transformasyon fikrini seviyorum. VHS kasetlerim hâlâ iyi bir sayıda ama uzun zamandır onlarla oynamadım.
"O Ero He'll Fight","Eye Surgery" , "Webs New Inter Diction", "Amerigo", "Brave New World" gibi eserlerinizi nasıl yaptınız?
Bu eserlerin hepsi tek bir kitaptan yapıldı. Bir tek "Brave New World" hariç. Bu parça için aynı kitabın farklı parçaları ve kopyalarını istifledim ve iki yarımküre oluşturdum. Sonrasında ise bunları oydum ve farklı satırları izole edip soyut bir hikâye anlatması için kalan metinleri geride bıraktım ve kitabı beyne benzeyen formuna ulaşmasını sağladım.
kitapları kesemsek te hiç bir kitaba ve canlıya zarar vermeden sanat yapsak olmaz mı acaba?
YanıtlaSil